Perşembe, Temmuz 31, 2008


Güneşle Beslenen Mobil Ev Aydınlatması

Çevreci teknolojilere meraklıysanız size kaçırmamanız gereken bir yenilik haberim var.

Dünya toplam nüfusunun yaklaşık dörtte biri elektrik olmadan yaşıyor. Böyle yerlerde gün ışığının bittiği noktada iş hayatı da duruyor ve dolayısıyla çok verimsiz ekonomiler doğuyor(gerçi çocuklar ev ödevlerinin olmamasından memnun olsalar gerek:)).

Solar enerjiyle beslenen ev tipi fenerler bu konuda çok iyi çözümler sunuyorlar, hem de çevreye ve fakir insanların kesesine uygun bir şekilde.

Örneğin Hint'li Cosmos Ignite firmasının geliştirdiği Mightylight adlı fener, gündüz güneşe bırakıldığında biriktirdiği solar enerji ile geceleri 5 saate yakın 25 watlık bir elektrik ampülüne eşdeğer ışık üretebiliyor.

Bu tür keşifler sayesinde fakir toplumların ekonomik aktiviteleri güçleniyor, üstelik çevreye de zarar vermeden.

Pazar, Temmuz 13, 2008


Arçelik bu inovasyon meselesinde gittikçe daha iyi oluyor.

Teknolojik odaklı değişimlerden gittikçe daha tüketici odaklı yeniliklere doğru bir rota çizen Arçelik inovasyon takımı "Divide and Cool"'dan sonra süper yeni bir fikirle bizleri buluşturdu: "ArtCool Klima".

Sanatı klima gibi soğuk bir ürünle birleştirmek benim gibi dekorasyon meraklısı insanların kalbini fethedecek türden şahane bir fikir. Böylece klima seçimlerimizde mekanik Btu/h hesaplarının ötesindeki meselelere de geçebiliyoruz: "Acaba bu klima evimin başköşesinde güzel durur mu?". Arçelik'ten farklılaşmanın böylesi.

Öte yandan bence bu fikri genişletip başka beyaz eşya alternatiflerine taşımak da mümkün. Mesela pek çoğumuzun evinde süsleme amaçlı mıknatıslara sergi alanı sağlayan o kocaman buzdolabı yüzeylerini de birer sanat eserine dönüştürebilir Arçelik.

Arçelik yöneticilerine bir de önerim olacak bu arada. Bence web sitelerinde şöyle bir hizmet sunsalar hem tüketicileri ile uzun nefesli bir ilişki kurabilirler, hem de yeni bir gelir kaynağı yaratabilirler: İnsanlar sevdikleri dijital fotoğraflarını yollasınlar, Arçelik'te bunları ArtCool klimaların çerçevesine uygun şekilde basıp kendilerine geri göndersin.

Tam da web2.o'a yakışacak türden bir uygulama olmaz mı?

Salı, Temmuz 08, 2008


Internet'in müzik endüstrisini kökten etkilediği malum. Dijital ortamda ki müzik paylaşımı ve kopyalaması CD satışlarını çok yavaşlatmış vurmuş durumda. Bu konuda her ne kadar yasal düzenlemeler varsa da, I-Pod aygıtlarla internet birleşince müzik endüstrisinin şekil değiştirmesi de kaçınılmaz hale geliyor.

Bu değişime iyi ayak uyduran şirketlerden birisi de DAB Digital Raido adlı bir İsviçre kuruluşu. Swiss Jazz ve Swiss Classic adlı iki internet radyosu bulunan DAB, internet ortamının gereksinimleri ile geleneksel CD satışını birleştirmenin çok güzel bir yolunu bulmuş.

24 saat boyunca caz ve klasik müzik yayını yapan bu internet sitelerine girdiğinizde o gün hangi eserin hangi saatte çalacağını gösteren bir ekranla karşılaşıyorsunuz. Bu tabloda tüm eserlerin yanında yer alan INFO tuşuna bastığınızda eser ve yorumcusu hakkında bilgilere ve başka kullanıcıların yorumlarına da ulaşabiliyorsunuz. Bilgisayarınızda dinlediğiniz müzik hoşunuza giderse orjinal CD'sini hemen satın alma şansına da sahipsiniz.

Uzun lafın kısası, DAB hem internet kullanıcılarının "bedava"ya iyi müzik (bence çok iyi müzik) dinleme arzularını yerine getiriyor, hem dinledikleri müzik hakkında onları bilgilendiriyor, hem de dileyenlere CD'lerini satın alma şansını veriyor.

Daha ne olsun?

Cuma, Temmuz 04, 2008



Çevreye saygı firmalara yepyeni inovasyon sahaları açıyor. Geçen yazımda biyoplastik üreticisi Metabolix’den bahsetmiştim. Bu kez ise Sanyo’nun yeni çevreci pil teknolojisini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bildiğiniz gibi atık piller doğanın çok zor baş edebildiği çöplerdir. Sanyo bu soruna köklü bir çözüm getirmeye çalışıyor. Sanyo’nun “eneloop” markalı yeniden doldurulabilen (rechargeable) pili yaklaşık 1.000 kez (evet yanlış okumadınız 1.000 kez) kullanılıp tekrar şarj edilebiliyor. Böylece piliniz neredeyse sonsuza kadar eskimiyor ve dolayısıyla atığa da dönüşmüyor.

Eneloop’un getirdiği bir diğer yenilik ise pillerin insanı en deli eden yönü olan bayatlama, yani hiç kullanılmadan durduğu yerde bitme sorunundan da etkilenmiyor olması. Eneloop pilleri yeniden doldurulduktan sonra 1 yıldan fazla enerjilerini muhafaza etmeyi başarıyorlar. Eneloop’un bu özelliği çevreci teknolojilerin aynı zamanda tüketicilere de değer katabileceğini gösteriyor.

Üstelik eneloop piller rakipleri “alkalin esaslı pillerden” 4.4 kat daha güçlü olduklarından dijital kameralar ve uzaktan kumandalı oyuncaklar gibi çok enerji yiyen ürünler için de çok uygunlar.

Çevrecilik, bilim ve inovasyon birleştiğinde hem dünyamız daha temiz bir dünyaya dönüşüyor, hem de tüketici olarak hayatımız kolaylaşabiliyor.

Çarşamba, Temmuz 02, 2008



Ağaçta Plastik Yetiştirmek

Bu haftanın Businessweek’inde hem çevreciliği, hem de yenilikçiliği ile kalbimi kazanan bir şirket incelenmiş: Metabolix.


Biyoloji mühendisi Oliver P. Peoples tarafından kurulan şirket “biyoplastik “ üretme sürecinde yüzlerce lisans sahibi. Mirel adını verdiği biyoplastikleri önümüzdeki yılın başında üretmeye başlayacak şirket, şu ana kadar bu yeni üretim teknolojisine 200 milyon dolarlık yatırım yapmış.


Peki nedir biyoplastik? Kullanımdan sonra çürüyüp çevreye zarar vermeden ayrışabilecek, plastiğe dönüşen bitkiler diye tanımlayabiliriz. Yani öyle bir bitki yetiştiriyorsunuz ki, plastiğe dönüşebiliyor, daha sonra da çevreye hiçbir zarar vermeden tamamen organik bir madde gibi çürüyüp doğaya karışıyor. Müthiş değil mi?


Önceleri plastik üretmenin pahalı bir yolu gibi görülen biyoplastik teknolojiler, plastiğin ana hammaddesi olan petrol fiyatlarındaki yükseliş ve çevrecilerin artan etkisi ile birlikte önemli bir yatırım alanına dönüşüyor. ABD’li Cargill, Brezilyalı Braskem, Japon Toray bu alana müthiş yatırım yapanlar arasında.


Trendleri izlemek, öngörü, bilim ve inovasyon. Metabolix tüm bu becerilere sahip bir firmaya benziyor ve gözümde adeta yenilikçiliğin bir sembolü haline dönüşüyor.